Image
Image

Öfke Duygusu


Öfke duygusu diğer duygularimiz gibi olması gereken olağan bir duygudur. Saldırganlık ve yıkıcı davranışlar içeren hiddet duygusu ile yakın ilişki içerisindedir denebilir.

Öfke Duygusu Bedensel Belirtileri

Öfke duygusu hissedildiğinde bazı bedensel ve fizyolojik belirtiler görülür.

- Nefes alıp vermede hızlanma
- Kan basıncında artış
- Çarpıntı
- Bazı beden bölgelerinde uyuşma, karıncalanma ve gerginlik hissi en belirgin görülenleridir.

 

Öfke Duygusu Nasıl Oluşur?


Farklı yoğunluklarda yaşanan öfke duygusu herkes tarafından hissedilebilir. Öğrenilmesi oldukça erken çocukluk dönemlerine dayanır, tıpkı bastırılması, olmaması gereken bir duyguymuş gibi algılanması da, yine çocukluk döneminde kazanılmış öğretilerdendir.

Öfke, yok sayılması gereken, kişilere ve ilişkilere zarar veren bir duygu gibi değerlendirilebileceği gibi bazen de diğerlerinin dikkatini çekmek için kullanılır. Kişiyi ötekilerden ayıran bir özellik gibi de, yorumlanabilir.


Cinsiyet Rollerine Göre Öfke Duygusu


Cinsiyet rollerine göre de öfke duygusunun ifade şekli farklılık gösterebilir. İnsana ait olan bu duyguyu öğrenmek, erken dönemde bakım veren ebeveyn ilişkileri ile mümkündür. Yine erken dönem ebeveyn ilişkileri ile yönetilmesi de, öğrenilen bu duyguya cinsiyet rollerine göre şekillenen farklı tutumları varlığı, her iki cinsin kazanımlarını da farklı kılacaktır. Kadında olmaması gereken, bastırılması makbul olan tutum bakışı; erkek için oldukça değerli ve desteklenen bir yanının olması, bu duyguyu anlamayi işlemlemeyi ve yönetmeyi her iki cins içinde oldukça zorlaştıracaktır.


Dine Göre Öfke Duygusu


Öfke duygusu bakıldığında, insana dair birçok alanda ele alınmıştır. Dinlerin de öfke duygusuna bakış açısı daha çok şeytanın işi olduğu ve onun tahriklerinden korunabilmek için yaradana sığınılması gerektiğini öğütlemek üzerinedir. Bu şekliyle kişi, öfkenin zarar veren yıkıcı etkilerinden korunulmuş olacak ve içsel huzuru yakalamış olacaktır.


Mitolojiye Göre Öfke Duygusu


Mitolojik hikayelerde de öfke ve engellenme duygusu ile gelişen yıkıcı etkilerine rastlamak mümkündür. Rivayete göre savaş tanrisi Apollo, Nehir tanrısı Peneus’un kızı Defne’ye aşık olmuştur. Ancak Defne Apollo’yu kan koktuğu için istemez. Apollo bu engellenme karşısında hakkı olduğu varsaydığı sevgiyi alamadığını düşünür ve cok arzuladığı Defne’yi ağaca çevirir. Mitolojik tasvirlerde Apollonun başında defne yaprağından tacı görmek mümkündür. Evet başına taç yapmıştır belki ama, defne artık kendisi değil, bir başka varlığa dönüşmüştür. Hatay ili civarında anlatılan bu hazin hikaye de de yıkıcı öfkenin, saldırganlığın izlerini görmek mümkündür.


Peki En Çok Nerede Başlar? Öfke Duygusu Nasıl Ortaya Çıkar?


“Bunu yaşadım ve sonuçta elimde olan beklentimi karşılamıyor “ dediğimizde öfke başlar. Bunu daha kapsamlı olan bakış açısıyla şöyle de yorumlayabiliriz. “Bunu yaşadım, çocukluğumdan gelen öfkeli duygularla ihtiyacım olan şeyleri alamadığım zaman, kendimi haksızlığa uğramış hissediyorum.”

Eğer halen dünyaya gözünüzü açtığınızda ilk bağ kurduğunuz ebeveyninizden yaptıklarınız, hayatta almış olduğunuz kararlarınız ile ilgili onay bekliyorsanız ve onu üzmekten kaçınıyorsanız öfkeniz yıkıcı olacak ve belki de hiddet duygusuyla daha aşikar hale gelecektir.

Eğer içinde hiç öfke duygusu olmayan bir kişi yaratmaya çabalıyorsanız, bu daha zor olacaktır çünkü saklama çabası ikincil problemleri beraberinde getirecek ve sizin için yük olmaya devam edecektir.

Çocukluk döneminde yeterince anlaşılmamış duygusal ihtiyaçları karşılanmamış çocuğa erişkin aklıyla yardım etmek istiyorsak, öfkelenmeye izin vermeliyiz ve doğru yönetilebilirliği arttırmalıyız.


Öfke Duygusu İle Nasıl Baş Edilir?


‘Öfke üzerine çalışılmasına en zor izin verilen duygudur.” Birçok kez onu saklamayı yok saymayi deneyimlemişizdir ve bu deneyimi degistirmek de zaman alacaktır.

Herhangi bir duygusal yarayı iyileştirebilmenin yolu duyguların olumsuz etkisi altında kalmayıp, onları saklı durdukları yerden açığa çıkarmayı, yaşatmayı ve birbirinden ayırt etmeyi öğrenmekten geçer. Unutulmamalıdır ki öfke duygusu da sonsuza dek sürmeyeceği gibi, kişilik gelişiminin de bir parçasıdır.

Eğer öfkenizi kontrol etmekte zorlanıyor, ona dokunmaya dahi müsade etmiyorsanız; bir terapist yardımıyla yeniden ele almayı deneyebilirsiniz.

Duygular yeniden işlemlenebilir, organize edilebilir, yaşamı daha anlaşılır ve tatminkar hale getirebilir ve psikoterapiler bunun en etkili yoludur.

Dr.Sultan Basmacı Kandemir